Ekonomi

Merkez bankaları bu hafta önemli faiz kararları almaya hazırlanıyor

Küresel piyasalar, Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) negatif faiz oranlarından uzaklaşıp uzaklaşmayacağına özellikle dikkat ederek, bu hafta yapılması planlanan bir dizi merkez bankası toplantısını yakından takip ediyor. BOJ’un bugün başlayan iki günlük para politikası toplantısı, Japon şirketlerinin önemli ücret artışları ve Başkan Kazuo Ueda da dahil olmak üzere BOJ yetkililerinin, Mart ayında olmasa da politikada potansiyel bir değişikliğe gidilebileceğine dair ipuçlarının ardından geliyor. Piyasa katılımcılarının merkez bankası mevduat faizlerindeki değişiklik beklentisiyle pozisyonlarını şimdiden ayarlamasıyla birlikte Haziran ayına kadar negatif faizlerden çıkış bekleniyor.

ABD Merkez Bankası’nın Çarşamba günü yapacağı toplantının faiz indirimlerinin olası zamanlaması, ABD ekonomisinin gücü ve enflasyonun yeniden yükselme riski hakkında fikir vermesi bekleniyor. Son dönemde açıklanan güçlü istihdam ve enflasyon verileri, beklenen faiz indirimlerinin kapsamının daralmasına neden olurken, Fed fonları vadeli işlemleri Ocak ayında beklenen 150 baz puandan fazla indirimden şu anda yaklaşık 80 baz puanlık indirim fiyatlıyor. Buna rağmen S&P 500 bu yıl yeni rekorlara ulaşan bir ralli yaşadı. Ancak Fed Başkanı Jerome Powell’ın şahin tutumu yatırımcıların hevesini kırabilir.

Diğer gelişmelerde, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) ücret artışı verilerini değerlendirirken faiz oranlarındaki herhangi bir değişikliği Perşembe gününe kadar ertelemesi bekleniyor. BoE’nin Ağustos ayından itibaren borçlanma maliyetlerini 2008’den bu yana en yüksek oran olan mevcut %5,25’ten aşağı çekeceği tahmin ediliyor. Piyasa katılımcıları, Şubat ayındaki üçlü bölünmenin ardından BoE’nin dilinde ve oy dengesinde herhangi bir değişiklik olup olmadığını izleyecek. Çarşamba günü açıklanacak olan enflasyon verileri de yeniden değerlendirmeye yol açabilir.

İsviçre Merkez Bankası’nın da Perşembe günü faiz kararını açıklaması beklenirken, bazı analistler enflasyonun yaklaşık iki buçuk yılın en düşük seviyesine gerilemesi nedeniyle faiz indirimine gidileceğini tahmin ediyor.

Bu arada, Meksika Merkez Bankası, seçim yılında enflasyonun düşmesi ve güçlü iç harcamalar nedeniyle diğer Latin Amerika ülkelerinde görülen faiz indirimi eğiliminden ayrılabilir. Türkiye Merkez Bankası ise tam tersi bir durumla karşı karşıya; yükselen enflasyon 31 Mart’taki yerel seçimler öncesinde önemli bir faiz artışını gerektirebilir.

Yatırımcılar ayrıca önümüzdeki günlerde küresel çapta açıklanacak olan ve küresel ekonominin, özellikle de Avrupa’da, bazılarının korktuğu kadar zayıf olmadığını gösterebilecek olan öncü PMI ya da ticari faaliyet rakamlarını da takip ediyor. Avrupa hisseleri rekor seviyelere yakın olmasına rağmen, özellikle bölgenin enerji şokundan daha yavaş toparlandığı göz önüne alındığında, bazıları bunların değerinin düşük olduğunu savunuyor. Şubat ayı Euro bölgesi bileşik PMI piyasa beklentilerini aşarken, İngiltere’nin imalat PMI’ı aylarca süren daralmanın ardından iyileşme işaretleri gösteriyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu